TRUMP MADURO SAVAŞI BİST İÇİN YÜKSELİŞ Mİ DEMEK ?

hu Özyurt’un “Ne Anladık Bundan?” yayınına göre Washington, Maduro’nun ülkeden çıkışı için Türkiye ve İran’ı olası ev sahibi olarak masada tutuyor.

ABD yönetimi, Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro’nun görevden ayrılması senaryosunda çözümün “yumuşak çekilme + güvenli sürgün” paketiyle tasarlandığını konuşuyor. Ahu Özyurt’un aktardığına göre seçenek net: Maduro ülkeyi terk edecek, ancak gideceği ülke Washington tarafından belirlenmiş olacak. Bu noktada masada iki ülke adı öne çıkıyor — Türkiye ve İran.

Bu görüşme trafiğinin arka planında yalnızca rejim değişikliği değil, Venezuela’nın Türkiye ve İran kanalından işleyen altın ticaret ağı olduğunu vurgulamak gerekir. Washington’ın mesajı keskin: Eğer Maduro gitmeyi kabul ederse yaptırımlar gevşeyebilir, petrol/altın akışları yeniden yapılandırılabilir. Kabul etmezse — Trump cephesinden gelen “hava sahasını kapattık, gerekirse vururuz” tonuna kadar sertleşen söylem riski artıyor.

Özyurt’un notlarına göre ABD Kongresi içinde bazı kritik isimlerin Türkiye’yi sürgün rotası olarak dillendirdiği biliniyor. İran seçeneği ise ayrı bir jeopolitik kapı aralıyor: Eğer Maduro Tahran’a giderse, Washington–Tahran ilişkilerinde hızlı normalleşme ihtimali doğabilir. Türkiye senaryosunda ise tablo çok daha karmaşık — ülkeye sığınan bir Maduro, büyük bir altın finansmanı düğümünü de beraber getirmiş olur.

Rusya ve Çin’in konuya aktif direnç göstermeyecekleri yönünde bilgiler dolaşırken, ABD tarafında bir sonraki hedefin Küba olabileceği yorumları yapılıyor. Maduro’nun gidişinin Miami’deki Venezüella diasporisi için bir geri dönüş ve yeniden inşa iştahı yarattığı da belirtiliyor.

Bu haber neden önemli?
Çünkü olası sürgün–swap modeli, sadece Venezuela’nın siyasi geleceğini değil, küresel altın akışı, enerji ticareti ve Türkiye’nin jeostratejik pozisyonunu doğrudan etkiliyor. “Maduro Türkiye’ye gelir mi?” sorusu diplomatik bir spekülasyon değil — finansal bir denklem.