Allah'ın Arıya Öğrettiğini Aslan Bilemez! (Münir Derman (k.s.))

“Gülen narı ararlar... Gülmek çatlamış narı değil mi?”
Münir Derman (k.s.)’ın bu sözlerinde, insanın kendi özündeki sırrı arayışı anlatılır. Gülmek — narın kabuğunun çatlaması gibi — ruhun içindeki taneleri, yani hakikatleri ortaya çıkarır.
Nar, kabuğu sert ama içi rahmet dolu bir varlıktır. İnsanın nefsi kabuktur; kalbi nar tanesi.
Allah Teâlâ buyurur:
“Allah’ın boyasıyla boyanın; Allah’tan daha güzel boyası olan kimdir?”
(Bakara 138)
Bu “Sıbgatullah” boyası, kalbin rengine işarettir. Münir Derman der ki:
“Öküzün rengini dışından, insanın rengini içinden ara.”
Yani insanın güzelliği, derisinin değil niyetinin rengidir.
Bir taş parçası kırılır ama altındaki pınar kaynar durur;
aynı şekilde kalp kırılır ama Allah’ı zikreden gönül hiç susmaz.
Rasûlullah (s.a.v.) buyurur:
“Mü’minin gözyaşı Allah katında ateşi söndüren bir rahmettir.”
(Tirmizî, Fedâilü’l-Cihâd)
Münir Derman (k.s.) de bu hakikati şöyle ifade eder:
“Ağlayan göz ne mübarektir. Gözünden yaş akıyorsa oraya rahmet nazil olur.”
Çünkü gözyaşı, gönlün pınarının kaynadığı yerdir.
Ateşin sırrına gelince:
İbrahim (a.s.)’ı yakmayan ateş, mümine de dokunmaz.
Ateş, Allah’ın izniyle kesen bir kılıçtır.
Kulu yakmaz, kulluğu yakar.
Yani nefsini ateşe atarsan yanar, ruhunu ateşe teslim edersen nur olur.
Evliyaullah’tan Şeybân-ı Râî, koyunlarını koruyan bir çizgi çizer,
ne kurt içeri girer, ne koyun dışarı çıkar.
Bu, Allah’a tevekkülün en sade hâlidir.
Kur’ân buyurur:
“Kim Allah’a tevekkül ederse, O ona yeter.”
(Talâk 3)
Kaza ve kader, Hakk’ın ilmidir.
Hocaefendi der ki:
“Kaza gelince bilgi uykuya dalar. Gaflete gelen ‘nasıl oldu’ der.”
Çünkü kaza, aklın durduğu, teslimiyetin başladığı yerdir.
Yine buyurur:
“HAKK’ın arıya öğrettiğini aslan bilemez.”
Her varlık kendi kaderinde tecelli eder;
arıya bal, ipek böceğine iplik, insana da hakikati anlama istidadı verilmiştir.
Kur’ân buyurur:
“Rabbin arıya ilham etti.” (Nahl 68)
Ve buyurur:
“Biz ilk yaratmada acizlik mi gösterdik? Doğrusu onlar yeni bir yaratılıştan şüphe içindedirler.”
(Kaf 15)
Her an ölür ve diriliriz.
Göz kırpışında ömür biter.
Rasûlullah (s.a.v.) buyurur:
“Dünya bir an gibidir; o anı itaatle geçir.”
(Beyhakî, Şuabü’l-İman)
Münir Derman (k.s.):
“Her göz açıp kapamada ölüyor ve diriliyoruz oğlum.
Onun için her an ‘Lâ ilâhe illallah’ de.
Böyle ölüp dirilme anında bir de gidiverirsin, güp!”
İşte hakikatin özü budur:
Dünya bir an, insan bir misafir, kalp bir nar kabuğudur.
Kabuğu çatlatan her gözyaşı, içindeki taneleri — yani hakikati — Hakk’a gösterir.
🕊️ Son Söz – Münir Derman (k.s.)’dan Hikmet
“Deniz, kir atsan da çöp atsan da üstünde taşır.
Çünkü deniz, affın adıdır.
İnsan da deniz olmalı;
kendine taş atanı, duasıyla taşımalı.” 🌿