ALİ TEKİNTÜRE "En Damar Şarkıları O Yazdı ama Hep Hakkı Yendi... Yazdığı Şarkılara Şok Olacaksınız!"

#arabesk #müzik #damarsarkilar #müslümgürses #ferditayfur #magazin #ibrahimtatlıses #orhangencebay #ünlüler #eniyivideolar #enguzel #eniyitürküler #haber #sondakika #gündem #vs
Bakın Bülent Ersoy’un çıkışı benimledir; ‘Baharı Bekleyen Kumrular Gibi’, ‘Toprak Alsın Muradımı’ şarkılarıyla çıkış yaptı. İbrahim Tatlıses’in ilk okuduğu arabesk şarkı ‘Seni Yakacaklar’, Gülden Karaböcek’in ‘Dilek Taşı’, ‘Sürünüyorum’, ‘Kırılsın Ellerim’ benimdir. İzzet Yıldızhan’ın tanınmasına vesile olan yine benim ‘Birisi’ adlı şarkımdır. Coşkun Sabah iyi bir besteci, iyi bir udidir ama çıkışı benim verdiğim şarkı sözleriyle olmuştur. Bunun gibi birçok sanatçı var sayabileceğim. 1970 lerin sonunda müslüm gürses ile tanışır büyük söz yazarı. İlk olrak toprak alsın muradımı şarkısını verir ona. Daha sonra müslüm gürses in çıkardığı tüm albümlerde onun net imzası vardır. Ağlattı kader, aklı yok, ben senin kulun muyum, bir avuç gözyaşı, evlat, aldanma çocuksu mahsun yüzüne, güldür yüzümü, Hangimiz Sevmedik, Kullarına Kul Yaratmış ve Unutamazsın gibi müslüm gürses tarafından yorumlanıp hit olmuş şarkı ali tekintüre ye aitti. Onunla beraber arabesk kültürünü yaşatan yavuz taner ve burhan bayar gibi isimlerde vardı. Bu isimler arabesk müziğin mihenk taşı oldular ancak hep geri planda kaldırlar. Sadece müslüm gürses değildi tabi onun hit olmuş şarkılarını okuyan Bergen, ibrahim tatlıses, ferdi tayfur, orhan gencebay, azar bülbül, yıldız tilbe gibi sayısız isim vardı. Ancak ali tekintüre o büyük piyasanın en az kazanan isimlerinden biri oldu. Şiir kasetleri çıkarıo şarkılar söylese de istediği satış rakamlarına ulaşamadı. Telif haklarıysa en büyük problemlerden biriydi. Yine filhakikat.net e şunları söylemişti: Şiirlere ara vermedim, yazıyorum ama şarkılar eskisi kadar kullanılmıyor. Daha doğrusu yenileri kullanılmıyor. Eski şarkılarım filmlerde, dizilerde, yeni albümlerde kullanılıyor. Bunun dışında telif hakları konusunda MESAM’da görev yapmıştım. Şu anda da sanatçı arkadaşlarımla beraber Müzik Yorumcuları Meslek Birliği’nde telif hakları için çalışıyoruz. Bu tip konularla da ilgileniyorum. Ben Çengelköy’de yaşıyorum. Günlerimi daha çok mahallemizde geçiriyorum. Eskisi kadar aktif olmasa da yine bu camianın içindeyim. Şarkılarımız, bizden daha çalışkan. Şarkılar dönüyor kendiliğinden ve 30-40 senelik olmasına rağmen kullanılıyor. Demek ki iyi şeyler yapmışız ki eserlerimiz zamanın içinde kaybolmadı. Sanatçılarla fazla sıkı fıkı olmadım. Yani mümkün değil olmuyor; o vefa yok. Gördüklerinde saygı gösterirler ama onun haricinde başka bir şey bekleyemezsin. Hâlbuki bizim o insanlardan maneviden ziyade maddi alacağımız var. Telif haklarımız var. Şarkılarımızı her yerde söylüyorlar. Yanlarında götürdükleri enstrümana para veriyorlar ama bize vermiyorlar. E bizim de şarkılarımızı götürüyorsunuz, bizim haklarımız nerede? Yıllar yılı bu böyle oldu… Benim ve arkadaşlarımın bazı kişilerden trilyonlarca alacağı var. Denk geldiğimde Orhan Gencebay’yla görüşüyorum. Diğerleriyle irtibatım yok; sadece görünce merhabalaşıyoruz. Ne kadar teliflerden geri dönüş olsa da biz çok az kazanıyoruz. Onlar isim sevgi saygı şöhret kazanıyolar ama bize dönüşü yok. olacak bakın şöyle örneklendireyim bir ara şarkı söyleme yarışmaları vardı televizyonlarda orada şarkılarımı okuyorlardı ben rahatsız oluyordum biliyorum ki orada büyük rantlar dönüyordu ve bize dönüşü neydi biliyor musunuz okunan şarkı için 6 TL ben rahatsız olmaya başladım ve okutmayın diye ihtarname çektim. Funda hanımın okudu benim için üzülme şarkısı benim bir eserimdir daha önce Bergene vermiştim bu işten benim payıma düşen yedi liradır dolayısıyla bu piyasada ne yaparsanız yapın gereken değeri göremiyor hak ettiğinizi kazanamıyoruz. Şikayet edilen konulardan biri de sigorta olayıydı. Sadece ali tekintüre nin değil bir çok sanatçının da büyük sorunuydu bu. Onlarca isim aç ve evsiz bir şekilde yok olup gitmişti ama hala bir önlem bir güvence alınmamşıt. Ali tekintüre de yaptığı büyük işlere rağmen sigortasını dışarından ödeyen isimlerden biri oldu. Yani kendi imkanlarıyla emekli olmuştu. Vefat etmeden birkaç yıl önceyse şöyle demişti: “Kendimi kullanılmış hissediyorum. Şarkılarımı kullanan ama telif konusunda sıkıntı çıkaran o TV’lerde boy göstermek doğru gelmiyor artık bana” Mücadele çok önceden başlamalıydı. Çok geç kalındı. (MESAM) kuruldu. Yeterli olmadı. İcraat olmadıktan ve desteklenmedikten sonra anlamı yok. Bergen, ibrahim tatlıses, ferdi tayfur, orhan gencebay, azar bülbül, yıldız tilbe gibi sayısız isim vardı. Ancak ali tekintüre o büyük piyasanın en az kazanan isimlerinden biri oldu. Şiir kasetleri çıkarıo şarkılar söylese de istediği satış rakamlarına ulaşamadı. Telif haklarıysa en büyük problemlerden biriydi. Yine filhakikat.net e şunları söylemişti: Şiirlere ara vermedim, yazıyorum ama şarkılar eskisi kadar kullanılmıyor.
#ferditayfur #müslümgürses #arabesk