Muse // thoughts of a dying atheist (türkçe çeviri)

Eerie whispers trapped beneath my pillow
Won't let me sleep, your memories
And I know you're in this room, I'm sure I heard you sigh
Floating in between where our worlds collide

It scares the hell out of me
And the end is all I can see
And it scares the hell out of me
And the end is all I can see
Yeah-yeah, yeah-yeah, yeah-yeah, whoa

And I know the moment's near
And there's nothing we can do
Look through a faithless eye
Are you afraid to die? Yeah-yeah, yeah-yeah

It scares the hell out of me
And the end is all I can see
And it scares the hell out of me
And the end is all I can see
Yeah-yeah, yeah-yeah, yeah-yeah, whoa

And it scares the hell out of me
And the end is all I can see
And it scares the hell out of me
And the end is all I can see
Yeah-yeah, yeah-yeah, yeah-yeah, whoa



spotify: https://open.spotify.com/user/5bflud99zr21...

şu anda yokum ama ig (çünkü genelde de yok ki (siz kafanıza göre takılın ben gelirim)):
https://www.instagram.com/lil_ceraunophile/



yaptığım videoyu sanırım anında atmak daha mantıklıymış. çünkü şarkı üstüne olan düşüncelerimi muhtemelen daha rahat belirtebilirdim öyle yapsam.

bu şarkıyı yazın çok dinlerdim. kafam hayatım boyunca çok karışıktı ve hala öyle muhtemelen de öyle devam edecek. ama kendime alıştım sanırım. vücudumun veya psikolojimin verdiği dengesiz tepkileri daha rahat anlayabiliyorum.

bu şarkıyı dinlediğim zamanlar yine çelişkideydim. içimden bir his herhangi bir anda bir şekilde ölebileceğimi söylüyordu. ölümüm çok yakındı ve elimden hiçbir şey gelmiyordu. elimden bir şey gelmesi gereken konu hayatımı istediğim gibi değiştiremememle alakalıydı.

geçmiş zamanlı konuştuğuma bakmayın.

çok garip bir histi. karşıdan karşıya her geçişimde arabalara daha dikkatli bakmaya başlamıştım mesela. bir şey olacaktı. ölecektim.

ölmedim sonuç olarak. ama bu durum aylarca sürdü.
ve ölümü beklemek ölmekten daha zordu. her an her şey olabilirdi sonuçta.

her neyse işte bu his bir ara bitse de ara ara gelmeye başladı sonradan. sanırım onu da kontrol etmeyi öğreniyorum.

buradan şarkıya bağlıyorum hemen.

şarkıda dikkatimi en çeken "inançsız bir çift gözün içinden bakma" kısmı. empati isteyen kısım.

ben istediğim her şeye inanırım bu yüzden inanç benim için pek sıkıntılı bir şey değil. bu dini değil bu arada. şarkının bu kısmını bir süre düşününce aslında inançsız olmanın daha karmaşık olduğu anlaşılıyor. çünkü hiçlik her zaman daha karmaşık ve korkutucu sonuçta. insanlar bu yüzden karanlıktan korkmaz mı zaten? görüşünü yitirmek bilinmezliği başlatır. hayatını yitirmek bilinmeyen ölümü.

bu yüzden inanan inanmayanı anlamaz. varlığa inanan yokluğu bilemez. inanmayan kendi karmaşık sürecinde boğulur. doğru olanı yapıp yapmadığını da hiçbir zaman bilemeyecektir.

ki bu inanan için de geçerlidir. belirli bir gerçek olsa bile çelişkileri olacaktır. belki de inandığına göre kendine yeni zorluklar yaratacaktır. ve yine doğru olanı yapıp yapmadığını hiçbir zaman bilemeyecektir.

bu yüzden de empati yapmalı ve iki tarafında zor bir durumda olduğunu fark etmek gerekir. ve artık tek gerçeğin korku ve endişe olduğunu anlayabiliriz.

daha rahat saçmalamaya başladım :)

nabıonuz? ben de işte sınava falan girecekmişim.

kendi kendime artık yapmak istediğim her videoyu yapacağımı söylemiştim ama içime sinmeyen hiçbir şeyi yapamadığım ve elim kolum hem insanlar hem kendi zihnim tarafından bağlı olduğu için aslında bu yılın ilk videosu olacak videoyu mangam bitene kadar bekletiyorum.

öyle yani

kaçtım 🖤


.