Esmâü’l-Hüsnâ Sergisi (Bölüm 2)
Автор: Meçhul Sevgili
Загружено: 2025-10-25
Просмотров: 3
Allah Teâlâ’nın Esmâü’l-Hüsnâ Sergisi (Bölüm 2)
Ben Zât-ı Zü’l-Celâli ve’l-İkrâm’ın işaret ettiği yere îmân hakikatleriyle bakıp, Kur’ân-ı Azîmü’ş-Şân’ın târifiyle türlü türlü dertlere dayanıp, Risâle-i Nur’un nûruyla arayıp ve çektiğim bin bir çilede bulup, Settâr ism-i şerîfiyle çıktığım Mi‘râc-ı Muhammedî’de gördüğüm, senin kahr u celâlinde gizlenen o Kutb-u Âzam’ın cemâline hayran bir AŞK-ı hakîkiyim.
Ben “Lâ mevcûde illâ Hû”nun zikrinden doğan fikirlerin tefekkürüyle, Allah Teâlâ’nın Kayyûm ism-i şerîfinin zerrelerdeki intizâmını ve nizâmını Risâle-i Nur’un hikmetiyle bilen ve O’nun bu âleme nasıl hükmettiğini Hâdî ism-i şerîfinden gören o Nûru’l-Dilâra’nın kulu ve kölesiyim.
Ben “Eşhedü en lâ ilâhe illallah”ı Nûr-ı Hak ism-i şerîfiyle içinde saklayan ve gönlünde Nâtık-ı Kur’ân’ı barındıran, hattâ kendisi bizzat burhân-ı nâtık olan Hz. Muhammed Efendimiz’deki ism-i Câmi‘ esmâsından O’nun bin bir esmâsını görüp, seyredip Allah’a öyle şehâdet eden bir Nûr-ı hayâlim.
Efendim! Sultanım! Ben senin bin beş yüz sene evvel söylediğin “Ve’s-Selâmü ‘alâ Seyyidi’l-Mürselîn”deki ilâhî selâmını bin beş yüz sene sonra duyup, Hayy ism-i şerîfinin AŞKıyla Mecnûn gibi çöllere düşüp seni ararken, senin cemâl-i şefkatinden doğan bu AŞKın zemzemini bulan o Nûru’s-Su’n elinden kana kana içtim. Artık şimdi senin AŞKına susayanlara âb-ı hayât olan bu beyitleri tekrar tekrar doldurup içiren bir meçhûl sevgiliyim.
Ben tüm yaratılan hücrelerin zerrâtıyla ve “Lâ hâlika illâ Hû”nun ism-i Şâfî esmâsına tesir ettiği sırdan dolayı oluşan ve bütün bu hastalıkların devâ-yı şifâsı olan “Innâ lillâhi ve innâ ileyhi râci‘ûn” âyetinden zuhûr eden ilâhî bir tiryâkım.
Ben “Ve ‘alâ âlihi ve sahbihi ecma‘în”in ikrâmıyla tattığım Vâhid-i Ehad ism-i şerîfinin her bir şeyde görünerek, fakat esbâb perdesinin ardına gizlendiği bu sırr-ı muammâ-yı müşkülküşâyı çözen o Sırr-ı Hudâ’nın cemâl-i şerîfiyim.
Ben “Ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhi’l-‘Aliyyi’l-‘Azîm”in tekrârı ve Muhyî ism-i şerîfinin ikrârı ve ism-i Mütekebbir’in Cebrâîl-i Emîn ile vahyettiği Kur’ân-ı Kerîm’deki “Sadaka’llâhu’l-‘Azîm” âyetinin Hakk âşıklarına gönderdiği Mektûbât-ı Samedâniyeyi, insan-ı kâmilin elinden alıp cemâl-i şerîfinden okuduktan sonra anladım ki, herkesin beklediği o en sevgiliyi yetiştirecek olan bir mürebbî-i hakîkiyim.
.
Yazan: Hz. AŞK
Dinleyen: Hz. Aşık
------------------------------------
Niğde E Tipi Kapalı Ödül Evi D-10 Koğuşu # Tarih: 07.08.2024 Çarşamba Saat: 04:07
...
Bak hele paşam!
AŞKın sırrını bilenlere göre Allah'ın kahr-u celali bile lütuftur. Çünkü senin kahır sandığın iki âlemin de bütün güzelliklerinden üstündür. Bu yüzden Niyazi Mısri hazretleri AŞKın sırrını bildiği için:
"Lütfu kahru şey-i Vahidden bilmeyen çekti azap,
Ol o azaptan kurtulup sultan olan anlar bizi." dedi.
Eyvallah paşam eyvallah... Elhamdülillah.
Доступные форматы для скачивания:
Скачать видео mp4
-
Информация по загрузке: