EYVAY GÖNÜL | AVNİ (FATİH SULTAN MEHMED] | ANADOLU WAVE x DERVISH WAVE

“Ey vay gönül…”
Bu eser, Avnî mahlasıyla yazan Fatih Sultan Mehmed’in iç dünyasına açılan sessiz bir kapıdır. Cihanı fetheden bir sultanın, kelimelere sığan gönül sızısı; kudret ile teslimiyet arasında salınan derin bir iç ses…

Anadolu Wave x Dervish Wave iş birliğiyle, Osmanlı irfanı ve tasavvufi ruh; modern, sinematik ve zamansız bir ses evreninde yeniden vücut buluyor.
Bu çalışma bir fetih anlatısı değil; bir gönül muhasebesi, bir iç yolculuk, bir sessiz yakarıştır.

Kulak ver…
Bazen en büyük savaş, insanın kendi gönlündedir.

| Eyvay Gönül | | Günümüz Türkçesi
| sevdin ol dilberi söz eslemedin vây gönül | Sevdin o güzel dilberi, sözünü bile dinlemedin ey gönül |
| Eyledin kendüzini âleme rüsvây gönül | Kendini herkese rezil ettin ey gönül
| Sana cevr eylemede kılmaz o pervây gönül | O sana eziyet ederken hiç aldırmaz ey gönül
| Cevre sabr eyleyemezsin nideyin hây gönül | Ama bu eziyete sabredemezsin, ne yapayım ey gönül
| Gönül eyvây gönül vay gönül eyvây gönül | Gönül, eyvah gönül, vay gönül, eyvah gönül

| Çâk olan dest-i cef ile girîbânındır | Eziyet eliyle parçalanan senin yakandır
| Erişen hâr-ı gam u mihnete dâmânındır | Gam ve keder dikenleri eteğine dolanmıştır
| Dökülen yere belâ tîğı ile kanındır | Yere dökülen kanın, bela kılıcıyladır
| Her dem ağıza gelen mihnet ile cânındır | Her an ağzından çıkan ahlar, canının acısıdır
| Gönül eyvây gönül vay gönül eyvây gönül | Gönül, eyvah gönül, vay gönül, eyvah gönül

| Tâliin yüzü gülüp olmadı handân nideyin | Talihin hiç gülmedi, ne yapayım
| Yüreğin derdine bulunmadı dermân nideyin | Yüreğinin derdine çare bulunmadı, ne edeyim
| Kasdına yâr çekerek hançer-i bürrân nideyin | Sevgili sana keskin hançer çekmişken ne yapayım
| Verisersin bu gam u mihnet ile cân nideyin | Bu gam ve kederle canını vereceksin, ne edeyim
| Gönül eyvây gönül vay gönül eyvây gönül | Gönül, eyvah gönül, vay gönül, eyvah gönül

| Aşk-ı dildâr ile nice edesin nâle vü zâr | Sevgilinin aşkıyla daha ne kadar inleyip ağlayacaksın
| Eyledin sabr u karârı bu hevâlarda nisâr | Sabır ve huzuru bu heves uğruna feda ettin
| Zülfü sevdâsı eder âlemi çün başına dar | Sevgilinin saçına duyulan tutku dünyayı başına dar eder
| Fâide ne tutalım eyleyesin terk-i diyâr | Diyarı terk etsen ne fayda sağlar
| Gönül eyvây gönül vay gönül eyvây gönül | Gönül, eyvah gönül, vay gönül, eyvah gönül

| Vasl-ı dilberle nasîb olmadı dilşâd olmak | Sevgiliye kavuşmak nasip olmadı, mutlu olamadın
| Dest-i cevr ile yıkılan dilin âbâd olmak | Eziyetle yıkılan gönül nasıl onarılır
| Dâm-ı gamdan dil ü cân bülbülü âzâd olmak | Gönül ve can bülbülünün gam tuzağından kurtulması nerede |
| Niceye dek işin efgân ile feryâd olmak | Ne zamana kadar ağlayıp feryat edeceksin
| Gönül eyvây gönül vay gönül eyvây gönül | Gönül, eyvah gönül, vay gönül, eyvah gönül

| Çünkü dildâr niyâzın görüben nâz eyler | Sevgili yalvarışını görünce naz eder
| Nâleni işidicek şîveye âğâz eyler | İnleyişini duyunca işveye başlar
| Bezm-i gamda kadini çeng yüzün sâz eyler | Gam meclisinde boyunu çeng, yüzünü saz eder
| Nâlişin perdesini Zühre’ye demsâz eyler | Ahının perdesini Zühre’ye bile eş eder
| Gönül eyvây gönül vay gönül eyvây gönül | Gönül, eyvah gönül, vay gönül, eyvah gönül

| Bilmedim derd-i dilin ölmek imiş dermânı | Gönül derdinin çaresinin ölüm olduğunu bilemedim
| Öleyin derd ile tek görmeyeyin hicrânı | Öleyim de bu ayrılığı bir daha görmeyeyim
| Mihnet ü derd ü gama olmağ için erzâni | Bu kadar dert ve gam için yaratılmış gibiyim
| Avniyâ sencileyin mihnet ü gam-keş kanı | Ey Avnî, senin gibi dert ve gam çeken kim var
| Gönül eyvây gönül vay gönül eyvây gönül | Gönül, eyvah gönül, vay gönül, eyvah gönül