Deli Deli Gönlüm, Sen İstanbul'un Neresindensin şarkılarıyla patlayan ÜNAL NARÇIN neden huzur evinde
Автор: MegaStory
Загружено: 2025-02-01
Просмотров: 17814
Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın:
/ @megastory42
#yeşilçam #sinema #nostalji #ferditayfur #müslümgürses #orhangencebay #90lar #zekimüren Bunun üzerine bir de 2. dünya savaşı patlak vermişti. Ülke olarak savaşa katılmasak ta o karanlık dönemler en çok türkiye halkını etkilemişti. Tiyatrolar, sinemalar ve müzik gibi sanatsal etkinlikler hep ikinci plandaydı. Ünal Narçın işte bu dönemde gönül verdi sanata yani çileli yılların tam ortasında. İlkokulu ve ortaokulu tokatta tamamladı. Turhan Ortaokulundan mezun olduktan sonra sahnelere çıkmaya başladı. Özellikle Turhal şeker sinemasında film başlayınca kadar sahnede durur o içten sesiyle türküler okurdu. Askerlik yıllarına kadar hayatı bu şekilde devam etti. Tokat ın sevilen yerel sanatçılarından biri oldu. çocukluk ve gençlik yıllarını geçirdiği yüzevler dış budak sokak ta farkında olmadan bir bestekar yetişiyordu. Onun içindeki heyecan yaşadığı şehirlere sığmayacak kadar büyüktü. Udunun sesini de kendi sesini de tüm türkiye ye duyurmak istiyordu. Bu düşlerin içinde yaşarken askerlik vakti geldi. 1966 yılında vatani görevine başladığında içi içine sığmıyordu. Askerliği devam ederken özel izin alarak ankara radyosunun sınavlarına katıldı. Sınavı başarıyla geçince radyonun ses sanatçılarından biri oldu. Türk sanat müziği söyleyen ünal narçın radyo sayesinde sesini duyurmayı büyük ölçüde başarmıştı. Uzun yıllar ankara radyosunda çalıştıktan sonra yeni bir karar verdi. 1974 yılında radyodan ayrılıp serbest müzik piyasasına giriş yaptı. Ancak piyasa radyo gibi değildi. Zor ve çetrefilliydi. Zeki müren gibi isimlerin olduğu bu dönemlerde piyasa da tutunamayıp yok olan binlerce ses sanatçısı vardı. Ancak Ünal narçın bunlardan biri olmamaya kararlıydı. Gazinoların revaçta olduğu 70 li yıllarda o da 45 lik plaklar çıkardı. Fakat bu denemeleri beklediği ilgiyi görmedi. Umudunu kesecek değildi elbette. 70 ler ve 80 lerin başında yaptığı çalışmalar çok tutulmasa da 1984 de bestelediği ve kasetini çıkardığı kız sen istanbul un neresindensin isimli parçası çok büyük bir ilgi gördü. Bu kasetle birlikte tüm türkiye nin tanıdğı bir isme dönüşüverdi. Çay bahçelerinde, minibüslerde, 80 model lüks arabalarda bile onun sesi yankılanıyordu. Bu kasetin içinde 12 şarkı vardı. Sadece kız sen istanbul un neresindensiz parçası değil yalnız sokaklar, hadi gel geleceksen, salıncak, bir dağ masalı ve giden gençliğim gibi parçaları da çok sevilmişti. 2 yıl sonra yani 1986 da beşinci mevsim isimli ikinci albüm ü geldi. Albüm içindeki beşinci mevsin, içerim elbet, haram olsun, ömrümü vereceğim, gözümde tütüyorsun şarkıları yine çok beğenildi. Çıkardığı albümlerin birçoğunun bestesini kendisi yapıyordu sadece sesiyle değil müzikal yeteneğiyle de ön plandaydı. Aynı yıl çıkardığı deli deli kasediyse döneme adeta damga vurdu. Demedim mi, hor gördüğüm, unutursan eğer beni, senden güzel yok, helal olsun, şiş yandı, el uzatsam ve bağdat yolu parçaları neredeyse tüm mekanlarda çalar olmuştu. Eğlenmek isteyen de hüzünlü olmak arzusunda olan da onun şarkılarını dinliyordu. 1978 de bizim gibiler ölmez 1988 de iki aşk arasında 1989 da alan yok dertlerimi satıyorum bedava ve kalbin çınlasın, 1990 da hayret birşeysin albümlerini çıkardı. Fark etmedin mi, cemile, onikiden vur, sokağın ardındayım, canını yerim senin, en güzel benim yarim, gururun yüzünden terk ettin beni, kadıköy lüyüm, canın sağ olsun, yeter artık ve seviyorum diyebilsem şarkılarıyla piyasanın tozunu almıştı. Ferdi Tayfur, Müslüm Gürses, Orhan Gencebay, Bülent Ersoy, Muazzez abacı gibi starların içinde kendine iyi bir yer edinmişti. Artık o da bir yıldızdı. Şarkıları dillerden dile dolaşan, en güzel mekanlardan ybüyük teklifler alan, afişleri sokakları süsleyen yanık sesli bestekardı. O dönemler çay bahçeleri çok meşhurdu bugünun konser alanları gibi bir imajı vardı. Ve o bahçelerde ünal narçın parçaları hiç susmazdı. Özellikle Anadolu halkının sesi olmuştu. Ancak bu yükseliş yaşadığı elim bir acı sonucunda bitiverecekti. 90 larda esip gürlerken 1996 yılında bir trafik kazası sonucu oğlu burçak ı kaybetti. O gün ünal narçı n için yeni bir hayat başlayacaktı. Artık eğlence merkezlerinde sahne alamaz konser alanlarına çıkamazdı. Bu onun içine sinmezdi. Oğlunun kaybı onu derin acılara sürkledi ve ani bir karar alarak serbest müzik piyasasından çekildi. Zirvede olduğu yıllarda bu kararı almak hiç kolay değildi ama o çoktan vermişti kararını. Sahnelerden gazinolardan konserlerden elini eteğini çektikten sonra ankara radyosunundaki işine geri döndü.. O güzelim şarkıların yerini yeni neslin söylediği anlamsız müzik anlamında keyifsiz şarkılar almıştı. İyilerde vardı elbette ama 80 lerin 90 ların kalitesinden çok uzaktaydı. Kadife sesler, içten müzikler, zihni dinlendiren udlar, kemanlar, bağlamalar gittikçe azalmış bangır bangır tekno müzikleri duyulur olmuştu 2020 lerde. müzik dinle, damar şarkılar, ferdi tayfur şarkıları,müslüm gürses şarkıları
#ünalnarçın #ferditayfur #müslümgürses
Доступные форматы для скачивания:
Скачать видео mp4
-
Информация по загрузке: