YUNAN MİTOLOJİSİNDEN HİKAYELER 2-TİTANLARIN İKTİDARI

Bu bölümde babalarından zulüm gören Titanların iktidara geldikten sonra nasıl babalarına benzediklerini konuşuyoruz. Uranos'ta olduğu gibi Kronos'ta da iktidarı kadınlar, Gaia ile Rhea'nın işbirliği devirecek...

Anlatan ve Derleyen: Nazım Sarıkaya

#antikyunan #hikayeanlatıcılığı #mitoloji #sanat #edebiyat

TİTANLARIN İKTİDARI
Uranos’un hadım edilmesi eski düzenin geri gelmemecesine sonlanması anlamına geliyordu. Uranos’un soyu kurumuştu ancak hayaları orakla biçildikten sonra iki soy türedi; Eris ve Eros. Sevgi ve nefret. Toprağa dökülen kan damlalarından nefret adına Eriniyler (intikam tanrıçaları), Meliadlar (savaşçı dişbudak tanrıçaları) ve Devler doğdu. Denize dökülen spermler ise dalgaların köpüklerine karıştı ve aşk tanrıçası Aphrodite açığa çıktı. Uranos’un soyu, sevgi ve nefret olarak bugüne kadar geldi. İç içe geçen bu iki karşıt güç, doğanın yaratıcı kuvvetidir. Bu nedenle Uranos’un, birinci tanrısal düzendeki Gök Tanrı’nın hayalarından oluşmuştur.

Birinci tanrısal düzen, doğa ile özdeşti, tanrıların doğuşu evrenin oluşumunu temsil ediyordu. Hava, su ve toprak bu tanrılarla birdi. Uranos’un çocukları Tepegözler, Yüzkollular ve Titanlar ise canavarsı mutantlardı. Henüz tanrılar insan biçiminden yoksundu. Yönetim anlayışları da insani değildi. Kronos’un önderliğinde kurulan Titanların iktidarında, Tepegözler ve Yüzkollular Tartaros’ta, yerin dibinde esir edilmişti. 12 Titan, kendilerinden başka kimsenin yaşamasına izin vermiyordu.

Kronos’un iktidarı kaybetme korkusunun nedeni babasının lanetiydi. Uranos, acıyla göğe yükselirken ona lanet okumuştu: “Bana yapılanlar bir gün sana da yapılsın!” Kronos bunu unutamadı. Kardeşi ve aynı zamanda karısı olan Rheia’dan doğan çocuklarının yaşamasına izin vermedi. Babasının yaptığını yapıyordu çünkü evlatlarının kendi yerini almasından korkuyordu.

Çocuklar doğar doğmaz az pişmiş bir yumurta gibi onları midesine indirdi. Vahşet büyüktü. Zavallı Rheia, zalim koca Kronos’a engel olamıyor, Toprak Ana Gaia’nın acısını şimdi daha iyi anlıyordu. Erkeklerin iktidar mücadelesinde ezilen kadınlardı ancak bu düzeni değiştirecek olanlar da kadınlardı. Birlikte plan yaptılar. Rheia bu sefer yalandan doğurmuş gibi yaptı. Bir taşı kundağa sarıp Kronos’a verdi. Rheia sahte gözyaşları dökerken Kronos çocuğu sandığı taşı mideye indirdi.

Rheia, en küçük oğlu Zeus’u kocasından gizli Girit adasında doğurdu. Onu Meliadlarla birlikte büyüttü. Zeus’un mağarada kurtların yanında kaldığı, keçi sütüyle beslendiği de anlatılır. İntikam zamanı gelene kadar sabırla beklediler ve sonunda Gaia ile Meliadların yardımıyla kusturucu bir iksir hazırladılar. Kronos, belki de bir an önce yatağa girmek için karısının verdiği içkiyi bir dikişte bitirdi. Üzerindeki kıyafetleri çıkarırken midesi bulanmıştı. Bir de karısı kenarda saklanan çocuğun kendi çocuğu Zeus olduğunu söyleyince daha da kötü oldu. Nasıl olur, tüm çocuklarını doğar doğmaz yutmuştu… Bu karşısında dikilen… O an öğürmeye başladı. Artık kendisini tutamıyordu. Tiksintiyle devasa bir kusmuk boşaldı. İlk olarak en son yuttuğu taş çıktı. Omphalos adındaki bu taş hala Yunanistan’dadır, dünyanın merkezi olarak bilinir. Sonrasında yuttuğu çocuklar küçükten büyüğe doğru sırasıyla çıktılar… Zeus, yerde baygın yatan Kronos’u kendi orağıyla oracıkta öldürücekti ama Gaia izin vermedi. O orak Kronos için yapılmıştı. Bu şekilde ölmesi adaletsiz olacaktı.